- shujinkou demiş ki:
- Bir kursa gidip deneme fırsatım oldu aikidoyu fakat sporun bana uygun olup olmadığına karar veremedim nedenide şuydu sanki spor biraz kalıplı olmayı gerektiriyor gibi bu sporu öğreten Hocaya (sensei) sordum uygun olup olmadığımı buna kendimin karar vereceğini söyledi (mulak bir cevap) daha sonrada bir çok öğrencinin ilk dersinde dayanamayıp istifra edenleri (kusmak) dahi oluyormuş filan dedi inanamamıştım sonra ciddi olduğunu anladım tabi neyse kurs ücretide 180TL aylıktı ayrıca bende kararsızdım hemücret çok gözüktü gözüme hemde çekirge hislerine güven sözü vazgeçmemi sağladı.
Şimdi tecrübeli olanlarınıza sormak istiyorum dövüş sporlarında en iyi şekilde öğrenimi istanbul çevresinde nerede alabilirim ve diğer japon dövüş sanatlarını nerede yerinde izleme fırsatı bulabilirim çünkü ilgimi fazlasıyla çekiyorlar.
Sayın Shujinkou arkadaşım:
Aikidokayım tecrübeli sayılırım diyelim(DO sporlarında tecrübe sonsuz devinimi olan üstünde salla gideceğiniz bir nehirdir).Kendi organizasyonumuzun sitesindeki bir bilgiyi buraya kaynak belirterek koyuyorum bu konudaki sorularına cevap vereceğini umuyorum teşekkürler:
İlk yapılacak olan nedir ?
İlk önce gerçekten bir eğitici ve öğretici bulmak. Yani gerçek usta. Daha sonra onun talebesi olmaya çalışmak. Hoca talebe ilişkilerini kurmaya çalışmak. Önemli olan ilk adımı yapıp kapıyı geçmektir. Bazen bu kapı açılabilir bazen de açılmayabilir. Belkide bu kapıdan girmeniz hiç bir zaman mümkün olamaz. Nasıl sizlerin seçme hakkı varsa, Hoca'nın da aynı hakkı olduğunu unutmayınız. Şayet ilk adımda hata yaptıysanız, zaman geçtikçe gittiğiniz yol zorlaşacaktır.
O halde nasıl gerçekçi hoca aramalıyız? Hangi kriterlere bakmamız gerekecektir?
İlk dikkat edeceğimiz nokta, Sensei'nin şahsiyeti, karakteridir. Zira Aikido, vücut ve zihne etki yapacaktır. Şayet Sensei, lekesiz temizse, mütavazi ise, mutlu, ışık saçıcı ise ve kalbe giden yol açıksa vereceği eğitim, öğretim şahsiyetinin bir gölgesi olacaktır. Önemli olan sadece tekniklerinin güzelliği, kavgada geçebilecek veya güzel açıklamalar yapan, mükemmel konuşan olması değildir. Bütün bunlar kalbin güzel, huzur içinde olmasıyla ortaya çıkan doğal durumlardır.
Ikinci nokta, Budo'ya kendini vermiş, bu yolda ileriye gitmiş birisi olması. Yani senelerce devamlı tekniki ve morali çalışmalarını aksatmamış, gün geçtikçe daha fazla çalışan birisi olmalıdır.
Üçüncü nokta, böyle bir Sensei'nin çok büyük eğitim ve öğretim kabiliyeti, kuvveti var demektir. Her şeye her konuya dikkat eden, doğru, talebelerine karşı saygılı ve kalbi sevgi dolu, herkese değer veren, talebelerinin başarmasını ve geleceğini düşünen birisi olmasıdır.
Dördüncü nokta, ve bu konu hepsinden çok önemi olan bir konudur. Her gün güç ve kuvvetini yitirmeden sıfırdan çalışmaya başlaması. Yani her gün kendini Aikido'ya yeni başlıyan gibi kabul edip tatami üzerinde çalışması, çalışmasıdır. Bu demektir ki, hergün kendinde sıfırdan başlama kuvvetini bulan birisidir.
"Büyük usta - Büyük Sensei", kendini çok büyük usta gören, tatami üzerinde çalışmayı durduran, öğrenmeyi, bilgiyi ortadan kaldırmış ve herşeyi biliyorum diyen, talebelerine yasaklar getiren, kimseye ihtiyacı olmayan, zamanını lafla tehditler savurarak geçiren O BÜYÜK USTAYI hemen terk etmek gerekir. Aikido ya başlamadan durdurmak daha iyidir. Bundan bir an evvel kaçınılmalıdır.
Genç bir hoca; tecrübesi daha tamamlanmamış, tekniki ve öğretim bilimi mükemmel bir hale gelmemiş, fakat devamlı tatami üzerinde çalışıyor ve daha uzaklara gitmek için öğrenmeye var gücüyle çabalıyor; inanıyorum ki bu genç hoca saygıdeğer , Aikidoya lâyık bir şahsiyettir ve onunla BUDO yolunda uzaklara gitmek mümkündür.
Bilhassa seçim yaparken kesin kararlar vererek kendinizi frenlemeyiniz; burada salon çok güzel, modern, barı çok iyi, çevre çok zevkli, ücreti pahalı değil, evime yakın, vs..... maddi kolaylıklardan kaçınınız. Zira hayatınızın ölçüsü bunlar ise yani maddi, basit bu ölçüler için yaşıyorsanız; BUDO yolunda yürümeye başlamadan durdurmanız sizler için daha iyi olacaktır. Aikido yolunda sarsılmadan yürüye bilmek için büyük irade sahibi olmak ve BUDO terbiyesi ile yetişmek lazımdır.
Kaynak:
www.eaikido.orgEk olarak:
"Aikido, felsefesiyle ilk okudugumda tam benlik dedigim spordu. Lakin daha derin arastirinca gordum ki basarili olabilmek icin ya da soyle diyeyim, kyu larda daha hizli yol alabilmek icin onceden karate tekwando gibi bir sporla ilgilenmis olmak gerekiyormus.
Sonucta aikido sadece rakibin bilegini hizlica kavramaktan ibaret degildir, rakibi tersdüz etmek icin bedenen de kuvvetli olmak lazim degil mi? Bunlar sadece baslamaktan vazgecmis acizane benim görüslerim tabi.Daha önceden ilgilenen uzman arkadaslar tersini söylerse belki baslardaki acilari göze alip baslarim ben de. "
şeklinde mesaj atan "rukawa"
arkadaşımada :
Aikido beden gücü gerektirmez ulaşılması istenen şey yüksek " ki" (içsel enerji evrensel enerji) dir.
Ai-ki-Do : "Ki" ile uyumun yoludur.Aiki "uyumu"direnç göstermemeyi anlatır bizlere.
Güçlü olmak gerekiyormu?Bu soruya yanıt şudur:
Kendini her an herşeye hazırlıklı hissetmek istiyorsan güçlü olmalısın.Eğitmenimiz "Her uzuvunuz sizi taşıyabilecek kadar güçlü olmalıdır" demiştir.Ama arkasından eklenen şeyde şöyledir:
Bu sizin fiziksel gücünüzdür.Bir savaş sanatları deyişi derki "Seni bedenimle yenmem kolaydır ama önemli olan aklım ile yenmemdir".Bedeninizi nekadar güçlendirirseniz güçlendirin(her "do" disiplininde) aklınızı ve "ki" nizi kullanmıyorsanız ve gücün tam karşısında duruyorsanız bir gün gelir kırılırsınız.
Aikido 'da güç değil "esneklik" en önemli şeydir.İstediğiniz kadar güçlü olun "esnek" değilseniz hiçbirşey yapamazsınız.Esneklik iki anlamdadır.
"Rüzgar eserken sert dallar güçlüce durur ve bir süre sonra rüzgar etkisiyle kırılır ama esnek dallar esner ve geri gelir"Esnemek hem atak gelirken esneklik gösterek atağı karşılamak.Hemde esneyerek "uyum" göstermek.
Siz konuşurkende "aikido" yaparsınız bir münakaşa sırasında.Eyer karşıdakine uyumu gösterir onun söylemek istediği şeyleri ona söyledikten sonra gülümseyerek kendi düşüncelerinizi içtenlikle anlatmanızda sizin esnekliğinizi ve uyumunuzu gösterir.Buda bir aikidokanın hareketi olmalıdır.
Aikido bizlere "içten" olmamızı söyler.Erdemli (bushido'nun 7 erdemi) insan olma yolunda ilerletir bizi.
Dojo'da aikidokalar kardeştir.Birbirlerinin sorunlarına yardım ederler.Uzlaşırlar konuşurlar ve anlaşırlar.Farklı yaş seviyelerinde bir çok insan vardır.30 yaşında bir kişi 19 yaşında daha yüksek seviyedeki bir kişiye "hoca" diyebilir.
Aikido yaştaki bedendeki engelleri kaldırarak insanın "gelişim" bilinci içinde olmasını sağlar.Sizden daha genç ve sizden daha kıdemli biri size öğretmenlik yapabilir.50 yaşındaki bir insanın arabasında bir çok aikidoka seminere gidip aynı duyguları paylaşabilirsiniz.Evrensellik hep vardır.
Aikido ölümü yenmenin yaşam ile uyum içinde olmanın yollarındandır."Bushido" ( savaşçının yolu) felsefesini en iyi hissedeceğiniz disiplinlerdendir.Her aikidoka ayrıca bir Zen öğrencisidir.
Aikidokalar modern samurai lardır.Herkesi aikido yapmaya davet edebilirim.Tabi doğru dojolarda ve doğru sensei lerle.
-"Budo(savaş sanatları) da neden ustalaşmak istiyorsunuz ?neden uğraşıyorsunuz?"
-"Yaşam bir savaştır o yüzden bu sanatda ustalaşıyoruz"Umarım azda olsa açıklayıcı olmuşumdur.Teşekkürler
Saygılarımla.