japon forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

japon forum

japon kültürüyle ilgili herşey
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 KAGE NO YUME

Aşağa gitmek 
4 posters
YazarMesaj
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimePerş. 19 Haz. 2008, 11:46

1 mart (yeni ay)
Kız gördüğü kabusla uyandı her yanı titriyordu.. Pencerede bir kedi var gibi geldi, pencereyi açtı, serin havayla kendine gelmeye çalıştı, yatağına döndü, uyudu. Karanlıkta bir hareket, kedi süzüldü içeri, Kızın alnına bir öpücük kondurdu, geldiği gibi yokoldu...
***
14 mart (dolunay)
Gözlerini gecelerdir gördüğü kabusun etkisiyle açtı. Pencereye doğru korkarak baktı;kedi ordaydı... En az gece kadar karanlık, gözleri dolunay kadar parlak... Küçük bir iniltiyle yanında yatan Adamın göğsüne gömdü yüzünü. Adam hala hafif hafif ter kokuyordu.. Gülümsedi usulca, sarıldı. Adam mırldanarak uyandı, ayışığında parlayan gözleriyle baktı Kıza..
Kız yatağın yanında duran şişeye uzanırken gözü pencereye ilişti.. Kedi oradaydı, birşeyler bekliyormuş gibi duruyordu. Sessizce kalktı Kız, Adam onun çıplak vücuduna vuran ayışığını seyrederken Kız dolaptan konserveyi çıkardı, pencereyi açtı, içeri giren kediye biraz balık verdi. Uzandı, okşadı kediyi, sessizlik kedinin mırıltılarıyla parçalandı.. Adam Kızı izliyordu; ayışığında o kadar beyaz, o kadar mermersiydi ki vücudu..Yekpare mermerden heykeller gibi diye düşündü. Kız Adama rüyasını anlatmaya başladı fısıltıyla..
***
Çok şiddetli bir yağmurun ortasında Adam ve Kız elele. Arkalarındaki çınarın dibinde şarap şişesi, biraz da yemek artığı, sanki bir kutlamanın kalıntısı... Ağacın ötesinde açıklıkta Adamla Kızın önünde bir ufakkız 8-10 yaşlarında.. Saçlarında sakuralar beyaz elbisesinin eteklerinde yaban gülleri.. Kırgın bakışlı, anlayamadığı birşeyleri sorgular gibi.. Arkasında çiçeklerle dolu kiraz ağacı, ağacın altında yaban gülleri. Yağmur kızı, ağacı, gülleri ıskalıyormuş gibi hepsi kupkuru! Çınarın altında piknik örtüsünün üstünde bir kedi kapkara, geceden kara belki.. Yüzünde gülümseme benzeri bir ifade izlemekte.. Şimşekler,gökgürültüsü, yağmur, fırtına, ışık, karanlık, karanlık,karanlık.... uyanış.. Unutuş...
***
Kelimeler gelmiyordu kızın dudaklarına, unutmuştu rüyayı çoktan. Yalnızca titreme vardı içinde, derinlerde biryerlerde korkmuş, ağlayan küçük bir kız çoğunun hıçkırıklarıyla senkronik.. Adam yanında yatan Kızın saçlarını okşadı, hafifçe salladı, uyuyana kadar bekledi, sonra o da yattı.. Herkes kediyi unutmuştu.. Açık pencereden giren dolunayın aydınlattığı odada kedi sessizce nefesini Kızın üstüne üfledi, Adama üfledi. Kıza son bir defa baktı, kulağına eğildi birşeyler fısıldar gibi.. Zamanı geldiğinde yemeğinin geleceğinden emin olmalıydı.. İlk sıçrayışta pencerede; 2.sinde ise gecenin karanlığında biryerlerde kaybolmuştu bile...
***
28 mart (yeniay)
***
Kız kendini bekleyiş içinde buldu.. Elleri titreyerek çizgilere baktı, 2 çizgi, pozitif! Hamileydi. Kendini büyük bir rahatlamayla yatağın üstüne fırlattı. Sıra Adama haber vermekteydi.. Telefona sarıldı. 2 saat sonra Kızın evinde, sonra da pikniğe.. Şaraplar Adamdan, yemekler Kızdan.. Kutlama var!
***
Adam kapının önüne geldiğinde midesinde kelebeklerin uçtuğunu hissediyordu. Kızın sesi bahar güneşinde öten kuşlar gibi neşeliydi. Başını kaldırdı, göğe baktı. Kesinlikle bahar gelmişti.. O sırada kapı açıldı. Kız elinde piknik sepeti, yüzünde ona o çok yakışan yaramaz kız ifadesi.. Şehirden uzağa, ulu çınarın altına gidiyorlardı. 14 gün önceki geceden hiç bir iz kalmamıştı belleklerde...
Ağacın altına ulaştıklarında Kız sakince serdi örtüyü, şarapları aldı ağacın köklerine dayadı, Adam sepeti getirdi. Kız şarap şişesini adama uzattı, ''Kutlama zamanı'' dedi. Adam şişeyi açtı, merakla baktı Kıza, ''Hala neden bahsettiğini bilmiyorum, ne kutlaması? Neyi kutluyoruz??'' Kız kadehini kaldırdı, ''Gölge'yi... Bebeğimizi kutluyoruz.'' Adam yüzünde aptal bir gülümsemeyle kaldı. Bebek mi?? Doğru mu duymuştu? Kız hamile miydi? Nasıl? Ne zaman?
Bulutların hareketini kimse farketmedi. Kimse görmedi gelen gri yağmur bulutlarını, kimse ilgilenmedi onlarla. Uzaktaki kiraz ağacını da, gölgesindeki yaban güllerini de farkeden yoktu. Ağacın dalında uzak akrabaları gibi yatıp güneşlenen Kage'yi de kimse farketmedi ..ama o herşeyin farkındaydı!
Bir anda bardaktan boşanırcasına yağmaya başlayan yağmur, Kız ve Adam için büyük süprizdi. Rüzgar hızını arttırarak tatlı bir esintiden rahatsız eden şiddetli fırtınaya dönüştü.. Hayret ki çınarın altına ulaşmıyordu rüzgar. Çınar da ilerdeki yaban gülleri gibi etkilenmemişti rüzgardan ama kiraz ağacı şöyle bi silkelendi sanki, uçuştu yaprakları. Bir miyavlama geldi yukarki daldan,hafif ürkütücü, biraz aç.. Kiraz ağacının yapraklarını çevirdi rüzgar, bir perde ördü, sanki bir başka esintiydi o perdeyi açan ve perde açıldığında......... bir küçük kız duruyordu önlerinde; kapkara saçları dümdüz beline kadar iniyordu, aralarında kirazçiçeğinin yaprakları, teni bembeyazdı şeffaf duygusu veriyordu, ürpertici, gözlerinde kayıplık duygusu veren bakışlar, merak dolu, kırgın biraz, sorularına cevap alamamış gibi, istediğine kavuşamamış gibi....beyaz elbisesinde yaban gülleri vardı kızın, adı Yume'ydi. Ağacın dallarından aşağı doğru bir hareket oldu, biraz sonra örtünün üstünde sepetin yanında sabırsızlıkla bekleyen bir karaltı belli oldu, bir kedi,Kage! Kız bilinçsizce sepete gitti, sepetin içinden balık konservesini çıkardı kediye uzattı, sepete koyduğunu bile hatırlamadığı o konserveyi..
***
(yıllar önce)
Yume babasının yardımcısı Tanaka-sensei'den hoşlanmıyordu. Tanaka-sensei'nin Yume'yi her gece eve bırakması Yume için eğlenceli değildi. Tanaka-sensei'nin her akşam Yume'yi babasının ofisinden alıp eve bırakıp sonrada yine ofise dönme temposu yıllardır değişmemişti. Tanaka-sensei'nin Yume'yle konuşurken sesi, konuşma şekli, hareketleri Yume'yi rahatsız ediyordu. O da Tanaka-sensei'yi boşverip yolu izlemeye başladı. Birsüre sonra uyumuştu.. İçinde biryerlerde çok büyük bir acıyla uyandı. Birşeyler yırtılıyormuş gibi. Gözlerini açtığında Tanaka-sensei Yume'nin üstündeydi, ellerini sıkıca yere bastırıyordu, Yume bileziğinin adamın avuçlarında yamulduğunu hissetti. Sonra her yan karardı..
O akşam Tanaka-sensei patronunun karşısına bayağı dayak yemiş hatta bıçaklanmış olarak çıktı. Patron kızının kaçırıldığı haberi üstüne yıkıldığında onu ilk teselli edendi. Kimse onun yaptıklarından şüphelenmedi. Yume uzunca bir süre arandı. Beklendi. Bulunamadı. Yıllar geçti. Silindi. Unutuldu.
Ama tecavüzün de cinayetin de tanığı olan toprak unutmadı. Gömüldüğü yerin başucunda bir kiraz ağacı yetişti. Asla meyve vermedi. Yume gibi.. Vücudunu yaban gülleri örttü. Pembeydi çiçekleri Yume'nin yanakları gibi..
***
28 mart (fırtına)
Kız Adamın elini sıkıca tuttu. Üşüdüğünü hissettiğinde ıslak olduğunu da fark etti. Ağacın altından çıkmış, Yume'yi takip ediyorlardı. Şimşek çaktı. Yıldırımlar düştü. Beyaz bir ışık kapladı sanki dünyayı, yuttu. Sonra karanlık geldi, sonsuz.
***
11 nisan (dolunay)
Güneş baharı haber veriyordu. Bütün sıcaklığıyla ışınlarını cömertçe yolluyordu dünyaya doğru. Bu ışınlardan birinde bir kedi uyuyordu. Gece kadar karanlık, gözleri dolunay gibi... Geceyi bekliyordu, ailesini.. Yume'yi ve Yume'nin yeni annesiyle babasını. Bekliyordu.. bekliyor, bekliyordu. Geceyi, dolunayı bekliyodu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimePerş. 19 Haz. 2008, 11:47

30 eylül 2004 tarihi.. yarım kalan bir hikaye. karakterlerin ismi yok XD arkadaşın sözü var tamamlarsam filmini çekecek Smile yorumlarınızı merak etmekteyim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
zynb

zynb


Mesaj Sayısı : 226
Kayıt tarihi : 10/02/08
Yaş : 36
Nerden : ankara

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimePerş. 19 Haz. 2008, 22:21

yaaaaaaaaaa...!!! neden dewam etmedinn..lütfen ninjinnn benm için dewam et yaaa.. çok hoşş belirsizlk!!! işte budur!!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.bleachexile.com
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: LOLİTA   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 20 Haz. 2008, 14:51

Kendine geldiginde karanlikti. Susamis ve acikmisti. Dolabin kapagini açti, bakti, disine uygun birsey bulamadi. Perdeleri çekilmis los odada tabut gibi duran yataga bakti. Severdi tabutlari; hayatinin en zevkli sexini bir tabutta yasamisti, onu bugüne getiren olaylar zinciri de bir taabutla baslamisti.
Yatagin yaninda duran yigina bakti. Dün gece elde etmisti bunlari.Giyinirken cani kahve ve sigara istedi, ne yaptigini farkedince güldü.. ''Doktor'' yasaklamisti kahve ve sigarayi. Neye benzedigini görmek için degil, aliskanliktan, bakmak için bakti aynaya. Birseyler yemek için disari çikti..
Doyurucu bir seyler begenmedi, azicik atistirdi, Doktor'un barina gitti, o yiyecek biseler bulurdu elbet! Barmene kisa bir selam, bardaki adama kesik bi gülücük... Barmen bilir ama yine de hatirlatmali, genizden gelen fisiltiyla ''Bloody..'' .... Doktor geldi gülümseyerek, aç oldugunu anlatti doktora, bardaki adami isaret ederken göz kirpmayi da ihmal etmedi. Doktor, adamin yanina gitti konsomasyona.. Adam kizi sordu tabi, Doktor gülümsedi, ''adini kimse bilmez herkes lolita der'' dedi.
Lolita seyrediyordu herseyi. Biliyordu olanlari, yillardir ayni terane.. Adam yaklasacakti, tam da içkisi biterken, aynisindan bir tane daha ismarlayacakti. Yanina gelip, büyüleyiciginden dem vuracak, Doktor'un selamini iletecekti. Biraz konusulup, muhabbet edilecek, sonunda kizin evine gidilecekti!
Doktor adami kendi elleriyle getirdi. Ortak, genel, herkesin katilabilecegi bir konu açti. Baska bir müsteriyle ilgilenmek üzere uzaklasti. Adam, gözlerini kizin gögüslerinden ayirmadan gözlerinin ne kadar güzel oldugunu söyledi. Kiz gülümsedi, 3-5 kötü espriye hayatinda duydugu en komik seymis gibi güldü. Eve gitme zamani gelmisti...




bunda tarih yok, 1-2 sene öncesi olsa gerek... basit, düz, biraz frank miller tarzı bir vampir hikayesi XD
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: sunny day poem   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 20 Haz. 2008, 14:53

i lost my life
in a sunny day
i died in a sunny day
it wasn't cloudy
it wasn't rainy
it was a sunny day

sun was shining
sky was blue
clouds were like sheeps
and i died
gentally, passed away!

in a sunny day
i fell in love
in a sunny day
i lost my heart
in a sunny day
i gave him my life
in a sunny day
i died!!!!


şiir de yazarım ironi dolu Smile 2005 sonları Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 20 Haz. 2008, 14:56

Hani bazen dışarda bulursun kendini. Herkes dokunulacak kadar yakın ama uzaktır biraz da... Bir de çok sevdiklerin vardır, hep seninledir onlar ama........... ama yalnızca kalbinde!
Herkesi tüm çıplaklığıyla görürsün, gözlerin yaşarır, dolar, taşar. Ağlarsın, kimse görmez. Konuşmak gelmez içinden, gülmek gelmez. Yine de gülümsersin insanlara, bilmezler içinde kopan fırtınaları. Sakin, durgun yüzeyinin altında, o kalbin içindeki acıları göstermezsin kimseye.
Elveda demek istersin, dönüp arkanı gitmek. Silmek istersin, yoksayıp unutmaya çalışırsın olanları. Sonra birşeyler gelir gözünün önüne. Anıların canlanır. İçin acır onları görünce. Gidemezsin, bin bahane bulursun gitmemek için. Zaten yakında bitecek dersin gözünde yaşlarla.
Bir de sevdiğin vardır, kararsız. Her şeye rağmen affettiğin. Her sözüne kandığın, seçim yaptırtan sana! Her şeyni verirsin, en değerlini, kimse anlamaz bunu. Kimse bilmez ne kadar sevdiğini. Susarsın, içine atarsın, sessiz sessiz çığlık atarsın. Geceleri yastığın, gündüzleri ruhun ıslanır. İçindeki ses bağırır, 'kaç' der, bölünürsün, öbür ses 'savaş' der.
Sevgin kalbinde, ruhun boşlukta, kalırsın. Seni sevene yaslarsın başını, tek güvendiğine dayanırsın, kendine. Yaşam yoktur senin için, yok sayarsın! Bir anlamda ''Elveda'' dersin hayata, kimse anlamaz kimse bilmez. Ölürsün kimsenin haberi olmaz. Bir ara haber verirsin kendine ''Öldün, başın sağolsun'' die.. Şairin dediği gibi..



//2004 başları; hayat hep gülmez insana Smile burda bahsettiğim şairi bilene de benden yıldızlı aferin. çok sevdiğim, ama bu ülkenin anlayamadığı insanlardan olan, dokuz köyden kovulan,onuncusunda sıkılan biri Smile yıllar geçti değişmedi yazılarındaki ülkede yaşıyoruz hala, ve ondan başka kimse bu kadar güzel kral çıplak diyemedi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 20 Haz. 2008, 14:57

1

yazacaktım bayım, yazacak, rahatlayacaktım.. çiçeklerimi yoldunuz, kalemlerimi kırıp, kağıtlarımı yırttınız.. beni benden aldınız.. en azından denediğinizi itiraf edin bayım... ve kabul edin başarısız olduğunuzu... acı yok diye öğretmişler size.. ne olur öğrenin can acısını da biraz olsun büyüyün bayım... ACIyın..

2

durdurmayı denemeyin bayım.. başladım bir kez duramam.. doğum sancıları bunlar bayım.. küllerim olacaklar yakında.. ve o küllerin arasından doğacağım ben bayım.. işte evet o küllerin arasından.. basmayın bayım basmayın, söndürmeye çalışmayın.. siz de yanmayın.. küllerimde sizi istemiyorum bayım


3

sarhoş değilim bayım.. değilim.. benim kanım bu damarlarımda dolanan üzerine bastığın da benim küllerimin toprağı.. çekil, çekil aradan ben ve küllerimin arasına girme.. yeniden doğacağım ben, sensiz, kimsesiz, yalnız, yalın bir ben!!

ağlamayın bayım, üzmeyin beni... tutun elimi o kadar istiyorsanız.. ama uzak durun küllerimden.. dikkat edin külleriniz karışmasın benimkilere..iyi geceler bayım, iyi geceler...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Moongirl

Moongirl


Mesaj Sayısı : 129
Kayıt tarihi : 11/02/08
Yaş : 32
Nerden : Kendi hayal dünyasından :D

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 11 Tem. 2008, 23:11

Hepsini okuyamadım henüz ama çok güzel gidiyor kaldığım yerde Very Happy Hepsini okuyacağım ama hikaye niye yarım kii =( bence devam et.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeC.tesi 12 Tem. 2008, 01:09

bir daha o moda giremedim... sonu var yarım kalmıyor ama hikayenin içinde eksik noktalar var... tasvirler ve yume'nin hikayesi eksik..

yoksa lolita'yı çok severim mesela ve o tam. biraz sin city tadı, durum öyküsü Smile

diğerleri şiirsel biraz depresif biraz da gergin... ciddiyim şairin kim olduğunu bilene ödül veriyorum Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Moongirl

Moongirl


Mesaj Sayısı : 129
Kayıt tarihi : 11/02/08
Yaş : 32
Nerden : Kendi hayal dünyasından :D

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeC.tesi 12 Tem. 2008, 01:18

İşim var şu an olmasa hemen tahminlere başlayacağım ama:D kaç tahmin hakkımız var xD
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeC.tesi 12 Tem. 2008, 08:56

1 Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
albertine

albertine


Mesaj Sayısı : 4868
Kayıt tarihi : 11/09/08
Yaş : 35
Nerden : İstanbul

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 14 Kas. 2008, 04:05

ilginç bi sayfa olmuş ninjin hikayeler de güzelmiş Wink
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Lolita   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 26 Haz. 2009, 18:22

II (16/06/2009 23:09)
Kapıyı mümkün olduğunca sessiz bir şekilde açtı. Adam ıssız sokakta aldığı öpücükten hala sarhoştu. Kimse görmemişti, yine de tekrar kontrol etti, sokaktan geçen kedi dışında ses yok. Alt kattaki yaşlı cadıya seslerini duyurmamaya çalışarak yukarı çıktılar. Adam sarhoşlukla kıkırdıyordu. Sinirlenmeye başlamıştı kız. Kafasını koparsam diye aklından geçirdi, ya da tek bir çene hareketiyle boğazını parçalasam... vazgeçti sonra çok kirlenirdi ortalık... temizlik yorucu bir işti. Hem nefes alırken de sevmezdi yorulmayı da, temizlik yapmayı da...
Adam sakarca (aslında biraz malca) koltuğa çöktü. Koltuğun önüne gitti ve kendini bıraktı. Çizgi romanlarda kocaman bir POF sesiyle anlatılırdı herhelde. Doktor’un barından çıktıklarından bu yana kız ilk defa güldü, kıkırdadı daha doğrusu. Adamın güveni yerine geldi, sersemce bir hareketle elini bacağına vurdu kızı kucağına çağırdı. Kız biliyordu bu oyunları bıkkınlığını gizlemeye çalışarak gülümsedi, sonra birazdan alacağı zevk geldi aklına, gerçekten gülümsüyordu şimdi.
Kendini moda sokacak bir müzik açtı. Adam kızın niyetini anlamışca gülümsedi, müziğe uyum sağla(ma)ya(çalışa)rak dans etmeye (sağa sola sallanmaya) başladı. Kızın gözünde ne kadar acınası olduğunu bilmeyen adam çok karizmatik ve baştan çıkarıcı olduğuna inanarak kızın üstüne ilerleyip “hamle”sini yaptı.
Kızın beklediği buydu. Ağzının içinde şarkını sözlerini mırıldandı. Ah! Ne kadar da uyuyorlardı.. slow motion suicide... adamı durdurdu aralarında sadece bir-bir buçuk metre vardı... gülümserken adamı teşvik ediyordu takibe yavaşça gömleğini bir kaç düğmesini açtı, geri geri giderken bir anda mini eteğini düşürüverdi. Şimdi adam kendini zor tutuyor ama kızın kurallarıyla oynaması gerektiğini de biliyordu. Kız koridorun sonundan sağa dönüp odaya girdiğinde üstündeki son kumaş parçasını da kapının önüne bırakmıştı.
Adam koridoru yarılamıştı ki duşun sesini duydu, bir anda üstündeklerden kurtulup kızın peşinden girdi... ne yazık.. hiç anlamadı ne olduğunu. Kızın teklif ettiği zincirleri kbul etti. Yeni bir fantezi diye düşünüp mutlu bile oldu. Küvetten içeri adımını attığı anda masum (!) bir öpücük gırtlağını parçalayıvermişti. Bir anda ayakları yerden kesildi.Çırpınırken ve dehşetle kızın dipsiz gözlerinin içine bakarken zavallıcık hala nefes almaya çalışıyordu. Kız suyu kapatmıştı çoktan küvetin yavaşça adamın kanıyla dolmasını seyrediyordu... içinde birileri (ya da bir şeyler belki de nefes aldığı günlerden kalan bir kırıntı) temizlemek gerekecek buraları diye yakındı.. adamın çırpınışları durmuştu. En azından bu salağın vücudunu yalamak zorunda kalmayacaktı.
Doktor’un haberi vardı zaten, bir işaretle kapıdaydı. Büyük bir iştahla kendi yemeğini aldı önüne, bugün az pişmiş hatta pişmemiş yiyecekti. Kız küvette kanın içinde sakince mırıldanıyordu. Basit bir ninni* , kan bulaşmış bembeyaz dişlerinin arasından sızıp çıkıyordu.

*Waltz #15 in A flat major ('Lullaby'), Johannes Brahms
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ninjin

ninjin


Mesaj Sayısı : 1606
Kayıt tarihi : 29/02/08

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeCuma 26 Haz. 2009, 18:23

yıllar sonra bir devam yazdım. okuyup da yorum yapmayanı hayaletler kovalasın, vampirler ham yapsın...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
albertine

albertine


Mesaj Sayısı : 4868
Kayıt tarihi : 11/09/08
Yaş : 35
Nerden : İstanbul

KAGE NO YUME Empty
MesajKonu: Geri: KAGE NO YUME   KAGE NO YUME Icon_minitimeC.tesi 27 Haz. 2009, 00:56

ilk hikayeyi okuyalı uzun olmuş, ama iyiydi bence.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
KAGE NO YUME
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
japon forum :: Konu Dışı :: Karalama Defteri-
Buraya geçin: