1984 Yılında Vietnam'ın çok yakınlarındaki ormanlarda görevli asklerler'in ve yerli'lerin, bedenlerindeki derilerin
tamamen soyularak ağaçlara asılmasına şahit olan yerliler büyük bir panik yaşamıştı. Askeri yetkililer bu olayların
sorumlularını bulmaları için dünya'nın en iyi kurtarma askeri timi'ni bu görev'e atadılar.
Zorlu bir mücadele içindeyken karşılaştıkları şey'in bu dünya'dan olmadığını anlamaları biraz geç olmuştu.
Çünkü bu yaratık şeffaf olma özelliğine sahipti. Ekibin lideri Dutch haricinde bütün tim bu görevde ölmüştü.
Dutch yaratığı öldürmeyi zor da olsa başarmıştı.
Ancak bu yaratığın türü, çağlardan beri dünyanın farklı zamanlarda farklı yerlerine gelmekteydi.
Her bölgeye öncelikle keşif için birer yaratık iner, biraz eğlenip avlandıktan sonra üssüne geri döndüklerinde ise;
ya deşifre olmayı erteler, yada istila için yeryüzüne inerlerdi.
Yaratığın anatomisi ve biolojik yapısı insana benziyordu. Ortalama herbiri 2,5 metre boyunda, timsah yada bukelamun'a
benzeyen bir deri'si ve kafasında rasta'yı andıran kırçılları vardı. Giysileri zırhlıydı ve mekanik kesici aletler ile donanmışlardı.
Kollarında ise dijital bir pusula modülü vardı. Bu modül aynı zamanda yaratığın çok zor durumda kaldığı zamanlarda belkide
seppuku amaçlı kullanması için tasarlanan çok büyük tesirli bir bombaydı. Yaratıkların yeryüzüne inmesinin tek bir amacı vardı...
...Avlanmak. Ancak silah taşımayan yada karşı koymayan kimseye zarar vermiyordu.
Yaklaşık 250 yıl önce yaratıklardan biri Shinjuku'ya keşfe inmişti. Ağaçların tepesinden bir süre köylülerin ve yerel halkın günlük
yaşamlarını ve ne yaptıklarını gözlemliyordu. Köyün erkeklerinin kılıç taşıdığını ve hergün açık alanda yaptıkları çalışmaları gördü.
Yaratığın bulunduğu yerin rengini alma özelliği zihni için de geçerliydi. Gördüklerini hemen öğrenme ve uygulama yetisine sahipti.
Samurailerin savunma ve ataklarını incelerken gördükleri hoşuna gitmişti. Yeni rakiplerinin yada avlarının, diğer bölgelerde
karşılaştıklarından daha zorlu ve daha zeki olduğunu anlamıştı. Yaratık belki de ilk kez kendi savaşma metoduna denk bir savunma
ve savaş stratejisi ile karşılaştığını düşündü ve onları kendi stilleriyle yenmeye karar verdi.
Bir süre sonra avlanmaya başlamıştı. Öldürdüğü Samurai'lerden biri'nin kılıcını almıştı. Yaratık, avlarının karşılık vermesinden ve
cesaretinden büyük bir haz alıyordu. Ancak avlarını öldürmesi yinede 30 saniyeyi geçmiyordu. Hatta bazen avladığı Samurai'lere
başka neler yapabileceğini görmek için 15-20 saniye daha veriyordu.
Yaratık, Samurai'ın Shomen saldırısına Kotegashi ile karşılık veriyordu. Ancak haraketin sonunda tuttuğu yeri kılıçla kopartıyordu
yada kilitlediği yeri kırıyordu. Yaratığın öğrenme yetisi elbette sadece sistematikti. Bu nedenle do ruhundaki gibi adil yada insaflı
davranmayı öğrenmesi imkansızdı. Ayrıca silahlanmış bir av'a merhamet etmek kesinlikle reddettiği birşeydi.
Kendisini karşılaştığı avlarının dışında kimse fark etmemişti. Sadece bölgenin en iyi Samurai'lerinin yada Ronin'lerinin cesetlerini
gören yerel halk içinde büyük bir panik başlamıştı. Kısa bir sürede bu haber tüm Japonya'ya dağılmıştı. Japonya'nın 4 bir yanından
gelen Samurai'ler ve Ronin'lerin tanımadıkları düşman'a meydan okuma amacıyla gelmişlerdi ve hepsi merakları'nın kurbanı olmuştu.
Geriye sadece Samurai'lerin ve Roninler'in aileleri ve yerel savunmasız köylü işçi sınıfı kalmıştı. Etrafta hiç silahlı potansiyel bir av
kalmamıştı. Yaratık bir süre yeni bir av bekledi. Bunun için yine şeffaf olup ağaçların tepesinde beklemeye başlamıştı.
Yaklaşık 1 ay kadar hiç kimseyle savaşmamıştı. Etrafta kadınlar ve çocukların ağırlıkta olduğu savunmasız bir kalabalık vardı.
Ve her ne kadar ürkek ve endişeli bir durumda olsalar da günlük işlerine devam etmeye çalışıyorlardı.
Bu durum, farklı farklı Ninja ve Yakuza'ların köyü sömürmek, yağmalamak ve istila etmeleri için köy'e işgal için gelmelerine neden oldu.
Ayrıca düşman klanlar soykırım yapmaya da gelmişlerdi. Yaratık, savunmasız ve silahsızlara zarar vermeye çalışmasına karşı gelmek
için harakete geçmeye karar verdi. Yine burada öğrendiği savaş tarzınla avlanacaktı.
Kendini herkeze göstermeye karar verdi.
Öldürdüğü Samurailer den biri'nin zırhını giydi... Daha mekanik ve ölümcül kesici aletlere sahipken, Katana'yı tercih etti..
Köy'ü tehdit eden her savaşçıyı biçmeye ve yok etmeye başlamıştı. Bir anda tüm Japonya'da korku ve nam saldı.
Duyduğu herşeyi öğrenip hızlıca algıladığı için konuşmayı öğrendi.. gerekmedikçe konuşmuyordu.. ses tonu ürkütücüydü...
....konuştuğunda ise Ninjalara yada Yakuza'lara alaycı bir tavırla duyabilecekleri son sözleri söylüyordu.
Kendisine bir isim buldu...
吉光 - YOSHIMITSU