içinizden geçeni yazın...

gyaaaaaaaaaaa yesill cayli capuccino 100 kisiden 98i begendigine göre fena degildir belki!?



Gecen hafta bir arkadasim kore cayi getirmisti, kavrulmus pirincli yesil cay! Tadi güzel aslinda da cok kavurma kokuyor hakkaten de, yesil cayin tadini alamiyorsun, biraz agir icmesi.
Ama en güzeli sütlü yesil cay!!!!!!!!! Soguk halini icmistim aslinda, bende simdi yesil cay icerken hep birazcik süt katiyorum, cok lezzetli oluyor...

Bir japon arkadaşım da sütle yeşil çay çok lezzetli olur demişti, o kadar güzelse ben de deneyeyim bari
Bu arada yeşil çaylı cappucino süper bir fikir! Kim düşündüyse aklına sağlık da, keşke japonya'da yaşamayan bizler de deneyebilseydik

2+2=4 kesin bir doğru değil'dir!
Avustralya'lı Yerliler bu tezi şu şekilde çürütmüştür;
2 farklı ip'e 2'şer düğüm at. Sonra bu iki ip'i birbirine bir düğüm ile bağla..
Kaç etti?? Thom Yorke'un da dediği gibi 2+2=5

içimden geçeni yazmak isterim. ama öyle çok düşüncenin altında eziliyorum ki. birini anlatsam diğerine haksızlık oluyor. o yüzden kısaca şunu söylemek istiyorum. bir şey hakkında karar verirken en çok kendinize önem verin. hiç bir zaman kendinizi küçümsemeyin. kendinizi küçümsediğiniz zaman, ne kadar başarılı dahi olsanız sonunda mutlaka ezilen, kaybeden taraf olursunuz.

H E R K E Z E M U T L U Y I L L A R !

Yalancı!

Zatoichi demiş ki:

Herkezin bildiği gibi Montaigne'in Denemeler kitabı, hayat üzerine her konu hakkında;
Montaigne'in kişisel tecrübe yorum ve eleştirilerden oluşan kısa kısa notlardan oluşur.
Kitap'ta yazılanları okurken, arkadaş arası yapılan bir muhabbet mi? Savaş Ay'ın yada
Kenan Işık'ın ki gibi dandik bir şiir edebiyatı mı? yoksa saçma sapan da olsa üzerine
çok fazla düşünülmeden yazılmış bir derleme mi karar veremedim.
Ancak şunu çok iyi biliyorum ki; bugünkü internet ortamında, paylaşım ve sosyal ağ
sitelerindeki boş muhabbetlerin ve (sözüm meclisten dışarı) forumlardaki kirliliğin oluşmasında
bu kitab'ın etkisi'nin büyük olduğunu düşünüyorum.

Amandla demiş ki:

Zatoichi senden korkulur

e yalanmı!!? Mesela Bak Twitter'a..
Twitter yaratılış konsepti ile üyelerini, 160 harf yada harflerle ile hayatın anlamını çözen ve
kendinde toplumu bilinçlendirme sorumluluğu ve zorunluluğu hisseden hastalıklı insanlar
yarattı.. ..yazıları biraz inceleyin, sonra Denemeleri okuyun yada bir Teoman albumü dinleyin

Amandla demiş ki:

Edebiyat dünyasında birisinin adından bahsediliyorsa, o kişi edebiyata birşeyler kazandırmış demektir bence

Twitter olayından Meşhur olan Pucca diye bişey var birde..
(82li ama kafa 18 ...yazılardan ve kitlesinden de belli)
Kendisi şu an (Twitlerinden oluşan) 2. Kitabını çıkardı.
Adı da Dandik Medya sayesinde Edebiyat Dünyasında anılmaya başlandı bile..
+ şimdide bir gazete ona köşe yazısı için kadrolu iş vermiş.
10 yıl sonra bu tür insanlar Modern Çağın Günümüzün Edebiyatçılarından diye anılacak..
..yazık..

Bu kadar kolay mı bu işler.. çok üzülüyorum gerçekten..

Yani konu Montigne değil aslında... o bu işin günah keçisi..